Emre Karayel, Çarkıfelek'i sunabiliyor mu?

     Çarkıfelek, Emre Karayel’in sunumuyla kanal D’de yeniden başladı. Abi bir program ile özdeşleşmiş bir adam varsa, o programı başkasının sunması her zaman handikaptır. Çarkıfelek de Mehmet Ali Erbil ile özdeşleşmiş bir programdır. Peki Emre Karayel bu işin hakkından geldi mi? Kendi açımdan geldi diyemem. İzleme, izliyoruz işte. Buna karar verecek seyircidir.

     Dün akşam ki reytinglerine baktım. Her iki grupta da 4’üncü sırada bitirmiş. Bence çok iyi. Bu televizyoncuların işi belli olmuyor. 4’üncü de olsa bir anda yayından kaldırırlar. Yazı çıkarıp kışa da kendisini atabilirse, o zaman Emre Karayel bu işin altından başarıyla kalkmıştır demektir.

Muharrem İnce parti kursun ama...

     Muharrem İnce öncelikle CHP genel başkanı olabiliyorsa onu kovalasın. Ondan sonra parti kuracaksa kursun. Muharrem İnce kampanya dönemi boyunca her kesimin sempatisini kazandı. Ama ne kadar sempati kazanırsa kazansın partisinin adı CHP. Muhafazakar kesim, “CHP gelirse tekrar türban yasaklanır mı?” sorusunu aklının bir köşesinden atamadı. 

     

     Şu bir gerçek ki, muhafazakar kesim ile CHP’nin arasının daha uzun yıllar boyunca düzelmeyeceği aşikar. Yüzde 30 barajını geçmesine rağmen yine de İnce’nin bu kesim ile arayı düzeltebileceği kesin değil. Bu açıdan belki de Kılıçdaroğlu’nun İnce’ye genel başkanlık kapılarını kapatması hayırlı olur. Bu nedenle kendisine yeni bir parti kurar ve yoluna bakar. Siz ne dersiniz bu konuda millet?

Fatih Portakal'ı izlemiyorum...

     Fatih Portakal’ın haberlerini izlemiyorum. O çok bilmiş tavırları deli ediyor beni. Özgüven ile burnu büyüklük arasında ince bir çizgi vardır. İşte Fatih Portakal o çizgiyi çoktan geçmiş. Her şeyi kendisinin bildiğini zanneden bir yapısı var. Ben bu tür insanları sevmiyorum. Ama hafta sonları Gülbin Tosun’a bakıyorum. İzlerken zevk alıyorum. Kadın sadece işini yapıyor. 

     Bir ara yine tüm ön yargımı bir kenara bırakıp yine Fatih Portakal’ı izlemeye çalıştım. Yok abi gitmiyor. Yeniden Fatih’e bakma sebebim de yeni bir haber bülteni aramamdı. Kanal D haberi berbat ettiklerinden beri, başka hangi kanalın haberlerini izleyebilirim diye kanal kanal dolaşıyorum, o yüzden. Şimdiye kadar bir herhangi bir kanalda karar kılmadım.

Amerikanvari Kıvanç Tatlıtuğ reklamı...

     Kıvanç Tatlıtuğ’un kola reklamını görmüşsünüzdür. Yok asansör bozuluyor. Otel çalışanı ile asansörde kapalı kalıyor. Sonra dans ediyorlar falan. Ya bu Türkiye’de olacak şey mi? Resmen Amerikanvari bir reklam olmuş. Kıvanç Tatlıtuğ olduğunu unutun bir an için. Öyle izleyin reklamı. Bu yabancı reklam dersiniz. Zaten gelen itfaiyecilerin kıyafetleri de Amerikan itfaiyecileri gibi. Biraz özgün olun abi ya.  

Pazartesi sendromum tuttu...

Yarın pazartesi ve yine iş var. Pazartesi sendromum tuttu.

Arkadaş çağırdı, gidemedim...

Bugün tatildim. Arkadaş çağırdı. Üzerimde bir yorgunluk vardı gidemedim. Zaten hafiften kar yağıyordu. Film izledim. Şimdi O Ses Türkiye'ye bakıyorum. Saat 21:22

İki gün tatilim heyyy...

Heyt be!!! İki gün tatilim. Bilmeyenler için ben çağrı merkezinde çalışıyorum. Genelde haftada bir gün tatil yaparız. Hatlar boş diye bu hafta iki gün tatilim var. Moral olarak zirvedeyim şu an. Bizimkiler Arka Sokaklar'a bakıyor. Bende kulağımda kulaklık bu yazıyı yazıyorum.